Op.Dr.Muammer KARAGÖZ
KBB UZMANI
İŞ DENEYİMİ
Akademik Kariyer
KARİYER
Akademik Yayınlar
Seçilmiş Bilimsel Yayınlar ve Makaleler
1Turkish Archives Of Otolaryngology. 1988.26(1)/39-42
Turkish Archives Of Otolaryngology .1990: 28(1)/22-24
Meslek Kuruluşları
ÜYELİKLER
Yazılı Medya
Soğuk havalarda yüz felcine dikkat
30 Ocak 2007 |
KAYSERİ, (DHA)Aşırı soğuklarla birlikte yüz felci rahatsızlığı nedeniyle hastanelere yapılan başvurularda artış olduğu bildirildi. KBB Uzmanı Dr. Muammer Karagöz, soğuk ve rüzgarlı havalarda, yüzün kaşkol ve şalla korunmasını önerdi.
Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Uzmanı Dr. Muammer Karagöz, aşırı soğuklarla birlikte yüz felci rahatsızlığından hastaneye yapılan başvurularda artış kaydedildiğini açıkladı. Aşırı soğuklarda vücut direncinin azaldığını, yüz felcine, yüzdeki sinirlere yerleşen virüsün neden olduğunu söyleyen Op. Dr. Karagöz, şunları söyledi:
“Yüz felci daha çok aşırı soğuk ve rüzgarlı havalarda görülüyor. Şeker hastaları, iç kulak tümörleri ve orta kulak iltihabı da yüz felcine neden olabiliyor. Yüz felci geçiren hastaların yüzde 95’i 15 günlük ilaç tedavisi ile tamamen iyileşiyor. Yüzde 5’lik bölümde ise, fizik tedavi gerekebiliyor. Rahatsızlık fizik tedaviyle de geçmezse, operasyon yapıyoruz.”
Şoförlerin araç kullanırken, camı açmaları nedeniyle sol taraflarında yüz felcinin sıkça görüldüğünü belirten Op. Dr. Karagöz şöyle devam etti:
“Yüz felci olan tarafta gözde kapanma, göz kapağında düşme, dudakta büzülme ve yüzde eğilme belirtileri görülür. Bununla birlikte yutma, çiğneme ve yeme fonksiyonlarında da bozulma olur. Yüz felcinden korunmak için aşırı soğuk ve rüzgarlı havalarda yüzün kaşkol ve şalla korunması doğru olur. Yüz felci geçiren kişinin zaman kaybetmeden bir doktora başvurması gerekir.
-
”Tularemi’de salgın tehlikesi
- AA
- Perşembe, 24 Şubat 2011
- Kulak burun boğaz hastalıklarına benzerliği ile dikkat çeken ve halk arasında ‘Tavşan Ateşi’ olarak bilinen ‘Tularemi Hastalığı’ erken teşhis edilmediğinde salgın tehlikesi oluşturuyor.
- KAYSERİ – Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Muammer Karagöz, Kayseri’nin Sarıoğlan ilçesine bağlı Muratbeyli köyünde yaşayan Zeliha Büyükköse’nin (33), boynunun sağ tarafındaki şişlikten şikâyetçi olarak kendilerine başvurduğunu belirtti. Karagöz, yapılan tetkikler sonucunda Büyükköse’ye halk arasında ‘tavşan ateşi’ ya da ‘avcı hastalığı’ olarak bilinen ‘Tularemi Hastalığı’ teşhisi konulduğunu bildirdi.
Tularemi hastalığının kene ısırması ya da enfekte hayvan dokularına temasla, kirli su veya yiyeceklerle bulaştığını anlatan Karagöz, ”Yüksek ateş ve boğaz ağrısı ilk bulgulardır. Dudak çevresinde küçük yaralar olabilir. Hastalık boyunda büyük bir lenf bezi büyümesi ile kendini belli eder” dedi.
NADİR GÖRÜLÜYOR, ZOR TEŞHİS EDİLİYOR
Hastalığın bilinen klasik antibiyotik (penisilin, sefalosporinler) tedavilerine cevap vermediğini ifade eden Karagöz, Tularemi’nin diğer lenf bezi büyümesine neden olan hastalıklarla karıştırıldığına dikkati çekti. Hastaların yüzde 90’ının kulak-burun-boğaz şikâyetleriyle geldiğini vurgulayan Karagöz, ”Çok nadir görülebilen bulaşıcı bir hastalık olması nedeniyle tanısı zor konuluyor. Bu hastalarda geç konulan tanılarda komplikasyonlar nedeniyle ölümler olabiliyor” dedi.
Karagöz, boğazındaki şişlik şikâyeti üzerine kendilerine başvuran Büyükköse’nin 1 ay süren tedaviye rağmen şikâyetlerinin geçmemesinin, tularemi ihtimalini ortaya çıkardığını ifade ederek, ”Acıbadem Kayseri Hastanesi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Sümerkan’ın yönetiminde hastanın kan örnekleri Almanya’ya gönderildi. Gelen sonuç, bizim koyduğumuz tanıyı doğrulayan nitelikteydi ve hastalık tularemi olarak belirtildi” diye konuştu.
-
‘Tavşan Ateşi Hastalığına Dikkat’
Kulak burun boğaz hastalıklarına benzerliği ile dikkat çeken ve halk arasında ‘Tavşan Ateşi’ olarak bilinen ‘Tularemi Hastalığı’ erken teşhis edilmediğinde salgın tehlikesi oluşturuyor.
Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Muammer Karagöz, Kayseri’nin Sarıoğlan ilçesine bağlı Muratbeyli köyünde yaşayan Zeliha Büyükköse’nin (33), boynunun sağ tarafındaki şişlikten şikayetçi olarak kendilerine başvurduğunu belirtti. Karagöz, yapılan tetkikler sonucunda Büyükköse’ye halk arasında ‘tavşan ateşi’ ya da ‘avcı hastalığı’ olarak bilinen ‘Tularemi Hastalığı’ teşhisi konulduğunu bildirdi.
Tularemi hastalığının kene ısırması ya da enfekte hayvan dokularına temasla, kirli su veya yiyeceklerle bulaştığını anlatan Karagöz, “Yüksek ateş ve boğaz ağrısı ilk bulgulardır. Dudak çevresinde küçük yaralar olabilir. Hastalık boyunda büyük bir lenf bezi büyümesi ile kendini belli eder” dedi.
Hastalığın bilinen klasik antibiyotik (penisilin, sefalosporinler) tedavilerine cevap vermediğini ifade eden Karagöz, Tularemi’nin diğer lenf bezi büyümesine neden olan hastalıklarla karıştırıldığına dikkati çekti. Hastaların yüzde 90’ının kulak-burun-boğaz şikayetleriyle geldiğini vurgulayan Karagöz, “Çok nadir görülebilen bulaşıcı bir hastalık olması nedeniyle tanısı zor konuluyor. Bu hastalarda geç konulan tanılarda komplikasyonlar nedeniyle ölümler olabiliyor” dedi.
Karagöz, boğazındaki şişlik şikayeti üzerine kendilerine başvuran Büyükköse’nin 1 ay süren tedaviye rağmen şikayetlerinin geçmemesinin, tularemi ihtimalini ortaya çıkardığını ifade ederek, “Acıbadem Kayseri Hastanesi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Sümerkan’ın yönetiminde hastanın kan örnekleri Almanya’ya gönderildi. Gelen sonuç, bizim koyduğumuz tanıyı doğrulayan nitelikteydi ve hastalık tularemi olarak belirtildi” diye konuştu.
Bu tür şikayetleri olan hastalarda mutlaka tularemi olabileceğinin de akla getirilmesi gerektiğini hatırlatan Karagöz, “Bulaşma yolları açısından araştırılma yapılmalıdır. Bölgemizde nadir görülmekle birlikte bazen salgın çıkması mümkün” dedi.