Septoplasti
Eylül 26, 2014
Radyofrekans Hakkında !
Eylül 26, 2014

Saman Nezlesi, Yaz Nezlesi ve Alerjik Burun Rahatsızlığı

Saman nezlesi nedir ?

Bu terim aslında yanlıştır. Birincisi, saman, alerjik bir şey değildir, dolayısıyla alerji meydana getirmez. Burun tıkanıklığına, kaşıntılı ve akıntılı buruna, burun ve boğazda fazla miktarda koyu akıntıya sebep olur fakat bu alerjik şikayetlere kendisi değil, havadan gelerek üzerine konan alerjik maddeler yol açar.

Yaz nezlesi de, bilinen virüslerin yol açtığı nezle gibi değildir. Havada bulunan alerjik maddelerin yol açtığı bir rahatsızlıktır. Saman nezlesi ve yaz nezlesi , aslında tıp dilinde ‘alerjik rinit’ olarak bilinen hastalıklardır.

Alerjiye ne sebep olur ?

Bitki veya hayvanlardan gelen , insanlara yabancı alerjik maddeler , göz, burun, boğaz gibi yerlerden insan vücuduna girerler ve burada onların içeri girmesini engelleyici reaksiyonla karşılaşırlar. Normal şartlarda, bu yardımcı, doğal bir korunmadır. Mamafih, bazı kişiler, bazı maddelere karşı, normalden fazla reaksiyon gösterirler. Bu tür insanlara ‘alerjik bünyeli’ insanlar, bu tür maddelere de ‘alerjen’ denir. Alerjinin soyaçekim gösteren bir eğilimi vardır.

Vücudunun savunma sistemi, yabancı maddelere karşı savaşan maddelere üretir. Bunlar, alerjenlerle karşı karşıya geldiğinde, vücutta istenmeyen etkiler oluşturan maddeler salınır. ’Histamin’ bunların içinde en bilinenidir ve burunu döşeyen dokuda şişme, kaşınma, irritasyon, aşırı salgıya sebep olur.

Hangi alerjenler burunda alerji yaratırlar ?

Hava ile taşınabilecek kadar hafif ve belirli boyutta olan, burun dokusunda depolanabilecek bitki veya hayvan protein parçaları, alerji oluştururlar. Sık görülenleri, çiçek polenleri, mantar sporları, hayvan epitel döküntüleri ve ev tozudur. Gözle görülemeyen bu mikroskopik yapılar, gerekenden büyük veya küçük olursa, vücuda girerek alerjik reaksiyon oluşturamazlar.

Hangi polenler problem yaratır ?

Türkiye’ de yapılmış bir araştırmada şu sonuçlar elde edilmiştir.

Ocak , Şubat, Mart aylarında, fındık, ardıç, mazı, selvi, kavak, dişbudak kızılağaç, kocayemiş, süpürgelik, orman gülü sık görülen alerjenlerdir.

Nisan , Mayıs, Haziran aylarında, fındık, ardıç, mazı, selvi, dut, dişbudak, meşe, zeytin, çam, atkestanesi, kocayemiş, süpürgelik, orman gülü, ısırgangiller, buğday, arpa, mısır, yulaf, çavdar, pirinç, havuç, baldıran otu, kereviz, dere otu, sinir otu, kuzu kulağı, çayır otu sık görülen alerjenlerdir.

Temmuz , Ağustos, Eylül aylarında, ıhlamur, akasya, çam, kocayemiş, süpergelik, ormangülü, papatyagiller, ısırgangiller , buğday , arpa ,mısır, yulaf, çavdar, pirinç, havuç, baldıran otu, kereviz, dere otu, sinir otu, kuzu kulağı sık görülen alerjenlerdir.

Ekim, Kasım aylarında ardıç ,mazı, selvi, sedir, kocayemiş, süpürgelik, orman gülü, papat-yagiller, sık görülen alerjenlerdir.

Mantarlar ?

Bunlar, bildiğimiz mayalama yapan mantarlardır. Ölü yapraklar, çimen, saman, diğer tahıl sapları, tohum ve toprak üzerinde de ürerler. Donmadıkları için mantarlar nerdeyse bütün yıl alerji yapabilirler. Sadece kışın karla kaplı olduklarından etkin olamazlar.

Kapalı ortamlarda mantarlar , ev bitkilerinin ve topraklarının üzerinde ürerler. Ayrıca, bodrum, merdiven altı gibi loş ve nemli yerlerde , uğratılmış alkollü içeceklerde de bulunabilirler.

Bütün yıl süren saman nezlesi ?

Hayvan alerjenleri (kedi, köpek, atve diğer evcil hayvanların yünleri, deriler) kozmetikler, mantarlar, yiyecekler ve ev tozu gibi bütün yıl süren alerjenler, bu duruma sebep olur. Ev tozu, birçok maddenin karışımıdır. Bunlar selüloz (ev mobilyalarından dökülür) mantarlar, ev hayvanlarından dökülen alerjenler, böcek alerjenleri ‘mite’ adı ile bilinen küçük yaratıklardır. Kışın artan alerjinin sebebi, kalorifer ve sobaların sıcaklık etkisiyle artan ev tozudur.

Alerjiler önemli olabilir mi? Alerjik bünyesi olanların, soğuk algınlığına , nezleye, sinüs ve kulak enfeksiyonlarına karşı dirençleri azalmıştır. Ayrıca bu enfeksiyonlar esnasında daha fazla rahatsız olurlar, daha da önemlisi astım geliştirebilirler.

Ne yapabiliriz ?

İdeal olan, alerjen maddelerden uzaklaşmaktır. Mesela, sahilde, sadece denizden gelen meltemi soluyabileceğiniz çok kuru bir havanın bulunduğu yere gidebilirisiniz. Maalesef bu tür öneriler pratik olmaktan uzaktır, kendinizi şu tedbirlerle korumaya çalışabiliriz.

– Ev temizlerken veya otlarla uğraşırken maske takınız..
– Havalandırmanız varsa, hava filtrelerini ayda bir değiştiriniz veya hava temizleyicisi alınız.
– Ağır polen mevsiminde , kapı ve pencerelerinizi mümkün olduğunca kapalı tutunuz.
– Ev bitkileri büyütmeyiniz ve alerjik olduğunuz hayvan beslemeyiniz
– Yün battaniyenizi, kuş tüyü yastığınızı, yün elbiselerinizi, alerjen olmayan sentetik maddelerle değiştiriniz.
– Yorganınızı ve yaylı yatağınızı, sentetik örtülerle kaplayınız.
– Hekiminizin önerdiği ilaçları düzenli bir şekilde kullanınız.
– Yatarken, baş tarafınız daha yüksekte yatınız.
– Genel sağlınıza özen gösteriniz:
– Her gün egzersiz yapınız.
– Sigara ve diğer dumanlı içecekleri bırakınız.
– Karbonhidratı düşük, dengeli besleniniz.
– Vitaminli yiyeceklerle ( özellikle vitamin-C ) besleniniz.
– Hekiminize düzenli olarak görününüz.
– Kışın, evler, ısınmanın etkisiyle oldukça kuru olduğunu için, kaliteli bir nemlendiriciler almayı düşününüz, fakat bu nemlendiriciler üzerinde mantar üreyebileceğine de dikkat ediniz.

Hekiminiz sizin için ne yapabilir.

Kulak, burun, boğaz hekiminiz, sizi tam olarak muayene edecektir. Burun ve sinüslerinizin detaylı muayenesi, alerjiye eşlik eden enfeksiyon, alerjik şikayetleri arttıran ve tedaviyi zorlaştıran burun eğriliği, polip gibi hastalıklar olup olmadığını tespit edecektir.

Alerji tedavisi için değişik ilaç grupları mevcuttur. Hekiminiz, bunlardan hangisinin sizin için daha uygun olduğuna karar verecektir. Tedavi, aynı zamanda uygun çevre kontrolünü de içerir. Uygun hikaye ve muayene sonucu hangi maddelere karşı alerji olduğunu tespit için testlerin yapılıp yapılmaması gerektiğine karar verecektir.

Hava yolu ile geçen alerjenlerin iki tedavisi vardır. Birincisi, bunlardan uzak durmak; mümkün olmuyorsa uygun aşı tedavisi yapmaktır. Aşı tedavisinde prensip, kişiye, alerjik olduğu maddeyi çok düşük dozlarda vererek, tolerans oluşturmaya dayanır. Kan veya cilt testleri ile yapılan alerji testleri vardır. Modern testlerle, neye alerjiniz olduğu bulunduğu gibi ne kadar hassasiyetle alerjik olduğunuz tespit edilebilmektedir.

Uygun alerji aşıları yapılmaya başlandıktan birkaç hafta sonra etkileri görülebilir. Fakat daha kalıcı bir etki sağlamak için üç ile beş yıl arasında uygulanmalıdır. Alerji aşıları bir miktar düzelme sağlasa bile, ilaçlara da ihtiyaç devam eder.

Özellikle fazla miktarda alerjene maruz kalındığında veya bir komplikasyon geliştiğinde ihtiyaç belirginleşir. Bu süreç içersinde hekiminiz sizi kontrolü altında tutacaktır.